Günümüzde obezitenin cerrahi tedavisi için en sık uygulanan yöntem sleeve gastrektomi yani tüp mide ameliyatıdır. Midenin yaklaşık %75-80 ‘inin çıkarıldığı ve kalan midenin bir tüpe benzediği bu ameliyata tüp mide ameliyatı denmesinin sebebi budur. Ameliyatla mide oldukça küçüldüğü ve açlık hormonunu salgılayan fundus bölgesi çıkarıldığı için gıda tüketimi azalarak kilo kaybı başlar.
Tüp mide ameliyatı nasıl gerçekleştirilir?
Ameliyat kapalı (laparoskopik) yöntem ile yapılır. Karın bölgesinde en büyüğü 1,2 cm olan 4 veya 5 adet kesi ile ameliyata başlanır. Karın içi CO2 gazı ile şişirilir. Yapılan kesilerden trokar adı verilen özel aletler ile karın içine ulaşılır. Yine özel laparoskopik ameliyatlar için üretilmiş aletler ile ameliyat gerçekleştirilir. Mide etrafındaki omentum adı verilen yağlı doku, damarlar ve dalaktan damar mühürleme aleti ile ayrılır. Kalacak mide kısmını ayarlamak amacı ile ağızdan mide çıkışına uzanan silikon tüp konur. Özel olarak üretilmiş stapler adı verilen aletler ile geride 100-150cc mide hacmi kalacak şekilde midenin %75-80’i kesilerek karın dışına alınır ve silikon tüp geri çıkarılır. Stapler hattı, üzerine dikişler sağlamlaştırılır. Ameliyat sırasında stapler hattını kontrol etmek için kaçak testi yapılır. Bazı durumlarda ameliyat yerine silikon emici bir dren konulur.
Tüp mide ameliyatı ne kadar sürer?
Diğer obezite cerrahi işlemleriyle kıyaslandığında, tüp mide ameliyatı daha kısa ve basit bir işlemdir. Yaklaşık olarak 60 – 90 dakika süren tüp mide ameliyatı sonrasında hastaların üç ila beş gün arasında hastanede kalması önerilir.
Tüp mide ameliyatı öncesinde neler yapılır?
Ameliyat öncesinde hastalara şu testler ve tetkikler uygulanır:
- Tam kan sayımı ve ayrıntılı biyokimya testleri
- Hormon testleri
- Hepatit testleri
- Karın ultrasonografisi
- Mide endoskopisi
- Akciğer grafisi ve gerekirse akciğer solunum testi
- Elektrokardiyografi ve gerekirse Ekokardiyografi
Tüm bu testlerin ardından hasta dâhiliye uzmanı, anestezi uzmanı, göğüs hastalıkları uzmanı ve psikiyatri uzmanınca değerlendirilir. Ameliyat olmasına engel bir durum yok ise ameliyat planlaması yapılır.
Ameliyat zamanı hastalara kan sulandırıcı yapılır ve bu uygulama 10 gün boyunca devam ettirilir.
Tüp mide ameliyatı sonrasında neler yapılır?
Ameliyattan sonra hasta servise alınır. Yaklaşık 2 saat kadar sonra hareket etmesi, yürümesi istenir.
Ameliyattan bir gün sonra tekrar kaçak testi yapılır. Sıvı alımına başlanır. Sıvı yoğunluğu ve miktarı giderek artırılarak on gün sonra püre haline getirilmiş gıda alımına geçilir.
Ameliyat sonrası erken dönemde bir miktar ağrı olabilir. Genellikle birkaç saat sürebilen bu ağrı için hastaya ağrı kesici ilaçlar uygulanır. Hareket etmeye başlanan ilk 2-3 saatten sonra yürüdükçe ve derin nefesler aldıkça ağrı azalarak kaybolur.
Ameliyattan sonra trokar adı verilen aletlerin ciltten geçtiği yerlere (kesi yerleri) cilt dikişleri konur. Bu dikişler hastanın cilt yapısına göre kendiliğinden eriyen ya da on gün sonra alınacak olan prolen yapılı materyal oluşumu dikişlerdir. Ameliyat yerinde çok küçük belli belirsiz iz kalabilir.
Tüp mide ameliyatı sonrası işe ne zaman dönülebilir?
Masa başı veya ağır işlerde çalışmayan kişiler bir hafta sonra işe başlayabilirler. Özellikli efor ve beden gücü gerektiren işlerde çalışanların işe dönüş zamanı kendi özelinde değerlendirilerek belirlenir.
Tüp mide ameliyatı kimler için uygundur?
Morbid obezite tanısı konmuş hastalarda tercih edilen tüp mide ameliyatları;
- Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olanlara,
- 18-65 yaş aralığındaki kişilere,
- Vücut kitle indeksi 35 ve üzeri olup obeziteye eşlik eden tip 2 diyabet, yüksek tansiyon veya şiddetli uyku apnesi gibi kiloya bağlı ciddi sağlık sorunu yaşayan hastalara uygulanabilir.
Vücut Kitle İndeksi Nasıl Hesaplanır?
Vücut kitle indeksi (VKİ) hesaplamasında Dünya Sağlık Örgütü’nün obezite sınıflandırması temel alınır.
Ağırlığınızı boyunuzun karesine böldüğünüzde (kg/m²) çıkan sonuç, fazla kilolu ya da obez olup olmadığınızı belirtir.
18, 5 kg/m.’nin altında olanlar: Zayıf
18.5 – 24, 9 kg/m. arasında olanlar: Normal kilolu
25 – 29, 9 kg/m. arasında olanlar: Fazla kilolu
30 – 39, 9 kg/m. arasında olanlar: Obez
40 kg/m.’nin üzerinde olanlar: İleri derecede obez (morbid obez), olarak görülür.
Bazı durumlarda ideal hesaplama yöntemi olmamakla beraber en hızlı hesaplanabilen ve en çok kullanılan obezite derecesi belirleme yöntemi budur.
Tüp mide ameliyatının riskleri nelerdir?
Daha iyi anlaşılması için karşılaştırma yapmak gerekirse sleeve gastrektomi ameliyatının riskleri bir diz protez ameliyatı veya şişman bir hastada yapılan laparaskopik safra kesesi ameliyatından çok değildir.
Her ameliyatta olabildiği gibi;
- Kanama
- Bulantı geğirme kusma
- Emboli (pıhtı atması)
- Midede kaçak olması
- Genel anestezi sırasında solunum sorunları veya başka reaksiyonlar.
İlerleyen zamanlarda; midenin tüp kısmının daralması veya burgu şeklinde dönmesi gibi durumlar ortaya çıkabilse de tüm tıbbi kayıtlar incelendiğinde bu komplikasyonların herhangi birinin ortaya çıkma olasılığının çok nadir olduğu (%1-2) görülmektedir.
Tüp mide ameliyatının diğer obezite ameliyatlarına göre avantajları nelerdir?
- Daha az miktar ve sürede kullanılan vitamin takviyesi yeterlidir.
- Yaşam boyu vitamin ve mineral takviyesi gereksinimi yoktur.
- Diğer ameliyatların aksine ishal gibi gastrointestinal sistem komplikasyon ve değişiklikleri yok denecek kadar azdır.
- Tekrar kilo alımı durumunda yapılabilecek ameliyat seçenekleri çoktur.
- Kapatılıp bırakılan mide dokusu olmadığı için olası endoskopik inceleme ve ERCP gibi müdahaleler için engel teşkil eden bir durum yoktur.
- Açlık hormonu Ghrelin salgılayan midenin fundus bölümü de alındığı için iştah azalması etkisi daha çoktur.